Perşembe, Haziran 30, 2005

BETÜL TEYZEMLE TANIŞTIRAYIM...

15.Mayıs.2005 - DEMİRCİKÖY
Eveett... Şimdi de sizi Betül teyzemle tanıştırayım... Büyük teyzem... Bir de küçük teyzem var: Aytül... Yaa... Betül teyze... tamam fotoğraf çektiricez de, şöyle söğüt altına geçsek, orda çektirsek... Gölgede yayılsak, kapruz kezsek, domates peynir olayına girsek...
Posted by Hello

BİZ Mİ BEBEK SİZ Mİ?

10.Nisan.2005 - ÇGD BURSA
Bakmayın siz bizim bebek görüntümüze... Gerçek bebek biz miyiz, siz mi belli değil valla... Şurda ağız tadıyla bir pazar günü geçirtmediniz bize... Şu hale bak, oyun mu oynuyoruz, horoz döğüşümü yapıyoruz belli değil valla... Çek çek.. Asya kardeş yapma, ya yapma diyorum, gözüme sokacan parmağı... Bak şimdi parmağını ısırayım da gör sen şimdi...
Posted by Hello

EN YAKIN ARKADAŞIM ASYA...

10.Nisan.2005 - ÇGD BURSA
Efendim sizi en yakın, en samimi arkadaşımla tanıştırayım... Asya YILMAZ... Gayet samimi bir görüntü içerisinde sizlere akseden fotoğraftaki yardımcı karakter ise efendim Asya arkadaşımın valide sultanları... Böyle bir durumda Asya arkadaşımın ANA karakterini oluşturmakta: Feray YILMAZ... Nasıl pek şeker, pek tatlı değil mi, Asya arkadaşım... Böyle göründüğüne bakmayın, yoğurt yeme yarışmasından yeni çıktı...
Posted by Hello

İŞTE BENİM BABAANNEM...

9.Nisan.2005 - Mustafakemalpaşa
Sizi babaannemle tanıştırayım... Hanife YAZICI... Ohh şöyle bir yayılayım... Yavv, dergi okuyordum, derginin gerisi nerde...
Posted by Hello

YAYILDIK BİR KERE ÇAYIRA...

15.Mayıs.2005 - DEMİRCİKÖY
Eh be babişko, şu sıcağın altında serdin bizi çayıra, şebeğe çevirdin bizi... Ada şuraya bak, Ada buraya bak... Bu güneşin altında gel de sen bak... Neyse bebeklik bizde kalsın, şöyle göz ucuyla takılayım bari, ayıp olmasın...
Posted by Hello

ÇOK İYİ VOLEYBOL OYNARIM...

15.Mayıs.2005 - DEMİRCİKÖY
Lizan kardeş at şu topu da bir iki vuruş da biz yapalım... Ağaç yaşken eğilir, Şöyle yüksekten gönder de bi sımaca çıkalım... Ne o, pek komik geldi bakıyorum. Yaşını başını almışsın ama pek benden farkın yok; yayılmışsın çayıra mevlam seni kayıra... At diyorum şu topu... At bak gelmiyiim oraya...
Posted by Hello

OYA TEYZEYİ TAKTİMİMDİR...

10.Mayıs.2005 - ANKARA
Eh be Oya teyze; tamam birlikte poz verececiz de sıkıştırıp durmasan diyorum... Parmaklarında göbeğimi gıdıklayıp durman yok mu... Gelgör ki kareye girmemiş, belge yok elimde.. Gülmiyicem işte gülmiyicem... Şöyle çatayım kaşlaramı, dik dik bakayım...
Posted by Hello

AMCAMLA TANIŞTINIZ MI?..

29.05.2005 - BURSA
Eveeet, size aile efradını tanıtma vakti geldi de geçiyor bile... Bu yakışıklıyı tanıdınız mı? Tanıştırayım: Benim amcam olur kendileri... Muhsin YAZICI... Babam kadar olmasa da yakışıklıdır kendileri.. Anlayacağınız yakışıklılığını benim güzelliğimden almış; yani bana çekmiş kendileri...
Posted by Hello

BANDANALI GÜZEL...

29.05.2005 - BURSA
Şöyle uzaklara bakıyormuş gibi yapayım... Yok yok çok uzaklara baktım, biraz yaklaşayım... Off, şöyle ortalık yere bakayım gitsin... Aman canım nasıl bakarsam bakayım yine de çok güzel çıkıyorum...
Posted by Hello

Çarşamba, Haziran 29, 2005

ANAHTARI KAPTIM!..

6.Haziran.2005
Pederden arabanın anahtarını kaptık da, koltuğa şimdi nasıl oturucaz. "Ben şöyle ağaçlık alana doğru bi emekleyip geleyim" desem yer mi acaba... Ya da sendeki şu endam, şu boy pos, şu yakışlılık kimde var be babişko desem...
Posted by Hello

NASIL, GÜZEL MİYİM?

6.Haziran.2005
Tut bakalım elimi tut... Şu fotoğraf çekim işi bitsin dağıtıcam buraları... Hey fotoğrafçı nasıl güzel çıkıyor muyum? Hay allah şapkam düzgün çıktı mı acaba? İşte aile saadeti ben buna derim...
Posted by Hello

ANNEYLE KAFAYI BULDUK, İYİ Mİ?

6.Haziran.2005
Rakıdan, şaraptan, viskiden kafayı bulanı gördüm de, şu 9 aylık hayatım da sodadan kafayı bulanı da ilk kez görüyorum. Anne yaa, sırnaşıp durma, git şu karardaki hamakta uzan bir kendine gel, yüzünü yıka... Ne biliyim bi şeyler yap... Şurda iki tek atıp elmalı sodayla kafayı buluyoruz... Çekme kardeşim çekme yaa... Hooop, alooo ben kime diyorum...
Posted by Hello

UYUMAZSAN UYUMA...

28.Haziran.2005
Uyumazsan uyuma. Ben de sütünü alayım da gör gününü. Aha, oyuncakmış bu süt yaa... Dinazor kardeş sende şu elimi ısırıp durma... Acaba diyorum karşıdaki babişkonun bilgisayarına dalsam mı?
Posted by Hello

ÇOCUK BAKMAK NE ZORMUŞ?

28.Haziran.2005
Hadi kızım uyu bakiim. Uyu ki büyüyesin... Evladım sen de rahat dur, bak çocuğu uyutamıyorum. Hadi ama kızım sen de uyu artık... Yav tavşan efendi sen de kıpraşıp durma, çekecem kulağını görecen anyayı konyayı...
Posted by Hello

İLK DİŞİM...

28.Haziran.2005 Ahaa bakın bakın işte... Ulan günlerdir pazardaki eşeklere çevirdiniz beni... Aç kızım ağzını, aç kızım... Aç da dişine bakiiim... Ahaa ulan. aha... Açıyorum işte... Açıyom, tümünüz birden bakın. Bakın bakalım ne göreceniz. Alt tarafı önden iki diş... Yaklaş yaklaş belki bademciğimi de görürsün. Ulan ben sizi bir yakalarsam nasıl dişliyicem ben biliyorum ama... Posted by Hello

AYAKTA DURABİLİYORUM...

21.Haziran.2005.
Anne şimdi de sen mi? Babamdan kurtuldum şimdi de sen... Yaa, sizin şu yeme içme konusundaki ısrarınızı bir türlü anlamıyorum. Aha işte bak ayakta bilem durabiyom; ne gerek var şimdi şu oyun keyfimi bozmaya... Posted by Hello

YEMİYCEM, YEMİYCEM İŞTE!..

21.Haziran.2005 Yav şu babişkonun yemek ısrarından da bıktım. Mutfaktan kaçtım, evde girip çıkmadığım delik kalmadı, geldi yine beni buldu yav!.. Yemiycem, yemiycem işte!... Posted by Hello

Pazar, Haziran 12, 2005

İŞTE AİLE SAADETİ... Posted by Hello
İŞTE BENİM ANNEM Posted by Hello
ANNEANNEMLE AYNI GÜN DOĞDUM ...Posted by Hello
12.EYLÜL.2004, PAZAR
YAŞAMIMDAKİ İKiNCİ GÜNÜM
...
Posted by Hello
Merhaba dünya, merhaba insanlar!.. Posted by Hello

HAYATIMDAKİ 4 TESADÜF


Bugün size ilk günlerimden söz etmek istiyorum, kısaca...

11 Eylül 2004'te doğdum. Cumartesi günü... Saat tam 16.05'te... Doktorum doğumumda hazır bulunması benim için büyük şans. Dr. Bülent Kayhan'a şükranlarımı sunuyorum.

11 Eylül... Çoğunuza olumsuz çağrışımlar yapsa da benim için anlamı çok büyük. Evet, 11 Eylül'de ABD'de ikiz kulelere, yani Dünya Ticaret Örgütü'ne saldırıldı. Bu kötü bir anı... Tesadüf işte...

Ama tek tesadüf bu değil tabii... Aynı gün Bursa'nın kurtuluşuydu. Devam ediyorum: O gün Miraç kandiliydi. Ve, veee benim için en güzel tesadüf anneannemle aynı gün doğdum. Annem götürdü anneannemin kucağına attı beni: Al sana doğum günü armağanı anne!..

Tabii vurgulamam gerekiyor; kesinlikle sezaryanla doğmadım; tamamen normal doğumla bu dünyadayım. Doğduğumda da tam 40 hafta 1 günlüktüm. 3 kilo 250 gram ve 50 santimdim.

İşte bu dünyaya nasıl merhaba dediğimi sizinle paylaşmak istedim.

Şimdi mi, tam 9 ay 1 günlüğüm ve karşımda annem küçük kutuyu büyük kutunun içine koydum diye sevinç naraları atıyor. Tıpkı 9 ay boyunca yaptığım nice hareketimde olduğu gibi...

Ben ona neler yapacağım neler; ama daha bunun farkında değil. Annecim sen en iyisi bir an önce şu köşe bucağı bir şeylerle kapat. Çünkü emeklemeye hiç niyetim yok ve doğrudan yürüyeceğim. Şu dimdik ayakta durmam ve ayakta durmayı sevmem yeterli mesajı vermiyor mu?

Pazar, Haziran 05, 2005

TÜM DÜNYAYA MERHABA!


Çok heyecanlıyım!..

Bu benim internet dünyasındaki ilk adımım. Ayakta, yürüyerek daha ilk adımımı bile atamadım ama online dünyaya ilk adımımı attım ve ağa dahil oldum. Henüz 9 aylık bile değilim. Tam 8 ay 3 haftalığım. 9 aya şurda ne kaldı ki!

Eeee, yaş kemale erene, ilim irfan öğrenene kadar mecburen aracı tutucaz. Malum, insanın nazı en çok ana babasına geçiyor. Babişkodan rica ettim; kendimi bilip, elim klavye tutana, alfabeyi çözene kadar bana yardımcı olacak. Tabii yaş itibariyle meramımı efektlerle, seslerle anlatıcam ve babişkoda sizlere tercüme edecek.

Bugün 5 Haziran 2005 ve benim ilk dişim filiz verdi. Çok heyecanlıyım. Bu heyecanım nedeniyledir ki, ben de internet dünyasına açılmaya ve kendim hakkında sizinle konuşmaya karar verdim.

Diş çıkarıyorum dedimse vallahi diş çıkardığımı ne ben anladım, ne de anne babama hissettirdim. Yani ne ateş çıkardım, ne ağrım oldu, ne de ağladım sızlandım. Çay kaşığıyla portakal suyu içerken annem fark etti. Elindeki kaşık alt ön sırada soldaki dişime çarpı verdi. Oysa son günlerde her şeyi ağzıma götürüyor, parmağımı emiyordum, ama fark edilemedim. Ahh ahh, neyse...

Anlatacak çok şeyim var size... Bu hayatla ilgili, hayatımla ilgili... Ama biraz sabredin canım; bazı şeyleri tanımakla, anlamakla meşgulüm. Ama size söz veriyorum; dürüst olacağım, size düşüncelerimi doğrudan söyleyeceğim; eveleyip gevelemeyeceğim. Açık yürekli olacağım. Söz... Hem birazcık şurada hayat tecrübemiz de olmadı değil hani... 9 ay... Dile kolay, neredeyse bir yaş demek... Size anlatacaklarım var ama acele etmeyin, sırayla, zamanla; birazcık sabırlı olun canım...

Babam seslendi:

"Kızım istersen bugünlük yeter. Annene sürprimiz var demiştim. İstersen gel bu sürprizimizi gösterelim" dedi. Eee, yaşça büyük, babişko tabii kırmak olmaz şimdi onu...

Bir de "Ada" diye seslendi babişko:

"Canım kızım, bir tanem, minik kelebeğim, küçük prensesim bahtın açık, ömrün uzun olur inşallah. Canım Ada'm seni çok seviyorum" dedi.